Meme Hastalıkları

Meme Hastalıklarının Değerlendirilmesi

Özellikle kötü huylu bir hastalığı düşündüren durumlarda olmak üzere, sık rastlanan iyi huylu meme hastalıklarının tanı ve takibi için değerlendirme yapılarak tedavi yaklaşımlarının belirlenmesi hekimler için esastır.

Günümüzde tüm kanser türlerinde olduğu gibi Meme Kanserindeki artış ta bizi bu hastalıklara karşı daha hassas olmaya itiyor. Hem hekim hem de kadınların meme hastalıklarına karşı her zaman bilinçli ve duyarlı yaklaşımı olayın erken teşhisine dolayısıyla da tedavisine sebep olacaktır.

Özellikle kanser niteliği taşıyan meme tümörleri çoğu kez herhangibir şikayete neden olmaz ve sadece fizik muayene veya mamografi ile saptanabilir. Adet döngüsü sırasında memede bazı değişiklikler olabilir. Adet öncesi faz sırasında pek çok kadında masum nodularite ve memenin konjesyonunda hafif artış saptanmıştır. Nadiren de olsa bu durum altta yatan hastalığı gizler ve muayeneyi güçleştirir. Bulgular daha sonraki muayenelerde bazal durum hakkında bilgi vermesi için kaydedilmelidir.

İnspeksiyon hasta her iki kolunu yana sarkıtmış vaziyette rahat bir şekilde otururken yapılır. Meme simetrisi, konturları ve derinin görünümü yönünden memeler karşılaştırılır. Ödem veya eritem kolayca belirlenir. Deride var olan çökme veya meme başı çekintisi hastaya kollarını başının üzerine kaldırması yada her iki elini beline koyması istenip pektoralis kasının kasılması sağlanarak değerlendirilir. Cooper’s ligamentini etkileyen palpe edilebilen ve hatta edilemeyen tümörler bu manevralarla deriyi çökertebilir.

Hasta otururken her iki memede metoduna uygun olarak palpe edilmelidir. Bazı hekimler uzunlamasına palpe etmeyi önerirler, oysa muhtemelen kullanılan palpasyon tekniğinden çok bunun tüm memeye uygulanması daha önemlidir. Bütün memeyi içine alacak şekilde genişleyen konsantrik halkalar tarzında memeyi palpe etmek çok etkili bir metoddur. Sarkık bir meme ise meme ile göğüs duvarı arasında bir el koyarak palpe edilebilir. Meme her iki el arasında nazikçe palpe edilir. Aksiller (koltuk altı) ve supraklavikular (köprücük kemiği üzeri) alanlar büyümüş lenf nodu olup olmadığını anlamak için palpe edilmelidir. Tüm aksilla, memenin üst dış kadranı ve Spence’nin aksiller uzantısı olası kitle açısından palpe edilebilir. Hasta bir kolu kafasının üzerinde olacak kadar supin pozisyonunda iken aynı taraf meme köprücük kemiğinden kaburga kenarına kadar tekrar metoduna uygun olarak palpe edilir. Eğer meme geniş ise muayene edilen tarafı yükseltmek için kürek kemiği altına bir yastık yada havlu yerleştirilmelidir. Yoksa meme yan yarıküresinin muayenesini güçleştirecek şekilde bi tarafa doğru devrilecektir. Memenin palpasyonu ile belirlenen major özellikler hassasiyet, nodularite ve dominant kitledir. Pek çok menapoz öncesi hasta normalde nodular meme parankimine sahiptir. Nodularite diffüzdür, fakat daha fazla meme dokusunun olduğu üst dış kadranda daha sık görülür. Bu iyi huylu parankimal nodüller küçük olup boyutları birbirine benzer ve belirsizdirler. Karşılaştırma durumunda meme kanseri genellikle hassas değil ve düzensiz kenarları olan sert kitlelerdir. Bu kitle belirgin şekilde çevredeki diğer nodularitelerden ayrılır. Habis kitle deriye veya alttaki fasyaya yapışmış olabilir.

Memenin kendi kendine muayenesi ile kanserin erken tanısı artar.

Meme kanseri hastalarda sağkalım oranı artar. Aslında, pekçok meme kanseri ilk kez hekimden önce hasta tarafından palpe edilir. Genç kadınlarda meme kanseri yaygınlığı düşük ise de kendi kendini muayene kadınlara genç yaşta öğretilirse bu durum alışkanlık halini alır. Amerikan Kanser Birliği gibi organizasyonlar tarafından bu şekilde kendi kendine muayeneyi öğreten kursları organize edilmektedir. Sigortalama, destek ve hasta eğitimi rutin kendi kendine meme muayenesi için piskolojik sıkıntıların üstesinden gelmekte kadınlara cesaret verir. Kadın ayna önünde ayakta veya oturarak, herhangi bir simetri, deride çökme ve meme başında çekilme olup olmadığını anlamak için kendi memesini gözleri ile incelemelidir. Pektoralis kasını kastırmak için kolunu başının üzerine kaldırması veya ellerini beline bastırması meme derisinde herhangi çöküntü varlığına ışık tutar. Oturur iken veya ayakta dururken hasta kendi memesini öteki eli ile dikkatli bir şekilde palpe etmelidir. Bu duş alırken yapılabilir çünkü sabun ve su palpasyonun duyarlılığını arttırır. Sonuçta, hasta sırt üstü yatmalı ve aksilla ile birlikte her iki meme kadranları tek tek palpe edilmelidir. Premenapozal kadınlar ayda bir mensturasyondan sonraki ilk hafta içinde memelerini muayene etmelidir. Kadınlar oluşabilecek değişiklikleri veya anomalileri derhal hekimlerine iletmeleri gerektiği şeklinde bilinçlendirilmelidir. Eğer hekim hastanın tanımladığı bulguları teyid etmez ise muayene bir ay sonra veya daha sonraki mensturasyonlar sırasında tekrarlanmalıdır.

Mamografi ve Meme Ultrasonografisi meme lezyonlarının erken tanısı için en güvenilir ve yaygın görüntüleme teknikleridir. Termografi kullanışlı değildir. İyi huylu ve habis meme hastalıkları ayırt edilemediği ve kabul edilemiyecek kadar yüksek oranda yalancı pozitiflik oranı olduğu için bu yöntemden vazgeçilmelidir. Magnetik rezonans görüntüleme (MR) klinik ve mamografik olarak saptanamayan meme lezyonlarını saptamak için veya implant bulunan hastalarda kullanılabilir. *Mammografi: Yavaşça büyüyen meme kanserleri , kitle palpasyonla saptanacak boyutlara ulaşmadan en az 2 yıl önce mamografi ile saptanabilir. Aslında mamografi palpe edilemeyen meme kanserlerini saptamak için kullanılabilen tekrarlanabilen bir metoddur. Ancak onun uygun şekilde kullanımı çok iyi alet ve deneyimli radyolog gerektirir. Memeye kuvvetli kompresyon uygulanması iyi görüntü elde etmek için gereklidir ve hastalar memeye olan basının yaratacağı rahatsızlık konusunda uyarılmalıdır. Meme kanserlerinde en sık rastlanan tanısal mamografik bulgu salkımsı pleomorfik mikrokalsifikasyonlardır. Tipik olarak 5-8 veya daha fazla kalsifikasyon memenin bir kısmına yerleşmiş olur. Bu kalsifikasyonlar mamografik kitle dansitesi ile ilgili olabilirler. Kitle dansitesi kalsifikasyona ait bulgular olmaksızın görünebilirler. Böyle bir dansitenin genellikle düzensiz ve iyi tanımlanamayan sınırları olduğu görülür. Yoğun dansiteli memelerde ayırmanın güç olduğu yapısal bir düzensizlik vardır. Meme kanserini düşündüren diğer mamografik bulgular: kitle, yapısal düzensizlik ve deride kalınlaşma veya retraksiyondur.

1. Mamografide anomali saptanan hastaların üçte birinde biyopside malignite saptanabildiğinden meme kanseri görülme riski yüksek olan hastalarda düzenli aralarla takip yapmak için, 2. Memedeki şüpheli yada iyi sınırlı kitleleri veya diğer şüphe yaratan değişiklikleri değerlendirmek için, 3. Klinik olarak saptanmadan önce potansiyel olarak tedavi edilebilir meme kanserinin tanısını koymak için her memeyi başlangıçta ve yıllık aralarla değerlendirmek için, 4. Orjini saptanmadan aksiller veya diğer yerlerdeki lenf nodlarına metastaz olan hastalarda gizli kalan meme kanserini araştırmak için, 5. Kozmetik nedenlerle cerrahi girişim yapmadan veya kitleden biyopsi yapmadan önce kanser şüphesi yaratmayan olguları takip için, 6. Meme koruyucu ameliyat yada radyasyon nedeni ile tedavi edilen meme kanseri olan hastaları izlemek için.